8 Nisan 2012 Pazar

Bir dağın gözyaşlarıyla yaşattığı asırların ulu çınarlı

ATA KÖYÜM GÖKÇEÖREN KÖYÜM


Ahh!.. Gökçeören  ahhh..
Ben seni özlüyorum vallah;
Ben Yaşar   Eğriboyun.
Gökçeören çınarının Yeniköy dalıyım!..
Asas yaylalıyım; çiçekler dağıyım,
Çiğdemlerden,sümbüllerden,menekşelerden varlığım.
Ahh!Örnekler örneği Gökçeören ahh!..
Taptaze gelin ve damat gibi görünen
Karayoluyla tam ortasından bir kitap gibi bölünen
Dev çınarıyla tüm güzelliklere büğülen,
Öykülü, öykülü cemaatler niteliğinde tevazulu ambarlar,
Canan, canan candan misafirperver haneler.
Bereketlidir, yetişen arpa buğday daha nice inci inci taneler…
Dağlarında sonsuz tevazularla divanlar durmuş çamlar, katranlar.
Asas dağlarından akar, sabahlara tanlar,
Kayalarda saklı gizler dolu,sır sır hatırlar.
Geldim sana,sordum çınarlaşmış zamana?..
Bir bakıyorum, bir o dağa bir bu dağa.
Ahh! Dağlar! Nerdeler Hüseyinağalar, Sinanlar, Günaylar?
Ey geçmişimin çocukluğu!
Hatıralarıma gölge gölge düşen;Ey babayiğit Torunoğlu!..
Ve dahi; Çıraklar, Meretler, Mehmet Çavuşlar,Ahmet Çavuşlar,
Ela çakır, çakır gözlü ulemalar sözlü, Kumandar Ali Hocalar.
Sönmeyen ihlaslı ihlaslı ocaklar.
İkiz Aliler, Arifler,Araplar; örnek örnek kalıplar
Zorlular,Ey Gökçeörenli çağdaş oğullar,asil asil torunlar!
Öyle değil mi zamanlara ait sorunlar?
Hep ekilip ekilip biçilen verimli tohumlar.
Hep filler çekimi gibi gelmişler,miş’li geçmişler,onlar bunlar.
Nerelerdesiniz Ey ! 
Aydınlar, Uludağlar,Çankayalar,Çalışkanlar,asilkanlar.
Tokgözler,Gökerler,Çetinler, Keskinler,tatlı diller.
Adil,adil Ustaerler,aydınlatan fenerler,solmayan güller!
Hamza hocanın Duraliler, İncenin Yusuflar, Veliler,Sideklioğlu Süllüler,
Bunca güllere, hep garip garip ötüyor aşık bülbüller.
Gatalar,Akçalar,Erdiler,Bedriler,bunlar bir varmış bir yokmuş gibiler.
Sarı Ağalar,Sarı Zeybekler!Ey Gönlüme düşen gölgeler!
Yılkdırımlar,Kuşaksızlar,Karacalar,Bayırlar.
Vesaire vesaire nice dizi dizi kahramanlar, aklımda kalanlar.
Ey! Efsaneler Yirik Çavuşlar, Deli Çavuşlar,Taşlılar!
Allahın rahmetine bir bir kavuşanlar.
Güler yüzlü Tıkalılar, güzellikler dolu kalbliler!
Selamlar olsun size ey bezadeler!
Önallar,nice nice gönüller alanlar.
Merhabalar ey Öztürkler!Daha ilerdekiler,ötekiler!
Bakıyorum, bakıyorum pusulama; akıp gidiyorum nice nice hususlara,
Çağlanlar gibi akıp gidiyorum nice sulara..
Selamlar, dualar sunuyorum bunca ulu,ulu kullara…
                                                                                                                     
                                                                       
         Yazan :  Em.Astsb. Yaşar  EĞRİBOYUN
                                                                               

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder